Kolektif Çözüm Girişimi: Deprem Sonrası Ampute Olan Kişilerin Sosyo-Ekonomik Entegrasyonu

6 Şubat Depremleri Sebebiyle Ampute Olan Kişilerin Sosyo-Ekonomik Yaşama Entegrasyonu için TRIPLE E Modeli Pilot Uygulaması UNDP ve AYDER İş Birliğiyle Hayata Geçirildi.

Ankara, 22 Nisan 2025 – UNDP Türkiye ve AYDER iş birliğiyle başlatılan Kolektif Çözüm  girişimi, Triple E modeliyle deprem sonrası ampütasyon geçirmiş kişilerin sosyal ve ekonomik hayata entegrasyonunu amaçlıyor.

6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’nin güneyinde meydana gelen depremler, 50 binden fazla can kaybına ve 313 bini aşkın binanın yıkılmasına neden oldu. 15,6 milyon kişinin yaşadığı 11 ilde 3,3 milyon insan evlerini ve yaşam alanlarını kaybetti. Depremin ekonomik ve sosyal etkileri ağır oldu: 94.217 işyeri zarar görürken, sosyal yaşam alanlarının yıkılması bireylerin gündelik hayatlarını sürdürmesini zorlaştırdı.

Uzun vadeli toparlanma ve yeniden inşa çalışmaları kapsamında UNDP Türkiye, Alternatif Yaşam Derneği (AYDER) ile iş birliği yaparak “Kolektif Çözüm” (Collective Solutions) girişimini başlattı. Bu pilot girişimle, deprem sonrası ampütasyon geçirmiş kişilerin erken tedaviye erişimini sağlayarak onların sosyal ve ekonomik yaşama yeniden katılımlarını amaçlayan bir model geliştirildi.

2023 yılının son çeyreğinde başlayan pilot çalışmada, deprem bölgesinde yaşayan ve yerel inisiyatifler aracılığıyla engellilik ve ampütasyon durumu belirlenen 20 engelli kişi, kapsamlı muayene için deprem bölgesinden İzmir’e eriştirildi. Katılımcılar, Türkiye’nin belediye bünyesinde işletilen ilk hastanesi özelliğini taşıyan İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi’nde kapsamlı bir tıbbi muayeneden geçirildi. Ardından ortopedi ve protez & ortez alanında uzman doktorlar tarafından ikinci bir muayeneye tabi tutuldular. Son olarak, her bir kişi ile AYDER uzmanları tarafından birebir görüşmeler yapılarak sosyal yaşamları ve gelecek perspektifleri hakkında bilgi edinildi. Bu süreçte hastaların hikâyeleri dinlendi, raporlar incelendi ve bire bir danışmanlık sunuldu. Sosyal yaşamları ve meslekleri de göz önünde bulundurularak hangi tür proteze ihtiyaçları olduğu belirlendi. Tüm bu görüşmeler sonucunda, her bir kişinin geçmişi öğrenildi, protez ihtiyaçları analitik olarak saptandı ve sosyal-ekonomik yaşama katılım motivasyonları anlaşıldı. Bu aşamaların sonunda, engelli ve ampute olan kişilerin tıbbi ihtiyaçları ile sosyal katılımını esas alan bir model ortaya konulması hedeflendi.

Pilot çalışmanın ardından, öncelikle hastaların fiziksel, psikolojik ve sosyo-ekonomik ihtiyaçlarının kapsamlı analizinin yapıldığı değerlendirme (evaluation), hastalara uygun protez ve ortez uygulamaları ile bireyin fonksiyonel bağımsızlığının artırılmasını sağlayan güçlendirme (empowerment) ve hastaların sosyal ve ekonomik hayata aktif katılımının desteklendiği katılım (engagement) aşamalarının yer aldığı Triple E metodolojisi hazırlandı. 

Projenin ikinci fazı kapsamında yer alan uygulama sürecinde; öncelikle, uluslararası standartlara uygun 8 kişilik bir danışma ekibi kuruldu ve bu uzmanlar, tıbbi önceliklere göre vakaları değerlendirdi. Adana ve Hatay’da gerçekleştirilen fiziki değerlendirme ve ölçümler sonucunda protez üretim süreci başlatıldı. Fiziksel uyumu artırmak amacıyla video destekli egzersiz materyalleri hazırlanarak, fizik tedaviye yönelik hazırlıklar yapıldı. Hatay-Samandağ Belediyesi’nin sağladığı lojistik destek sürecin etkinliğini artırırken, protez uygulanan kişilerin yüksek memnuniyet düzeyiyle geri bildirim vermesi ve çevrim içi takiplerin devam etmesi projenin başarısını gösterdi. 

Kolektif Çözüm girişimi sayesinde; 4’ü AYDER kaynaklarından karşılanmak üzere 7 kişiye fonksiyonel ve kaliteli protez & ortez uygulamaları gerçekleştirildi, erken müdahale modelinin uygulanabilirliği ve ölçeklenebilirliği ortaya koyuldu ve sosyal entegrasyon ve ekonomik katılım potansiyeli artırıldı. Protez ve ortez uygulaması yapılan yedi kişiden dördü, tedavi sonrasında sosyo-ekonomik yaşama aktif biçimde yeniden katılım sağladı. Katılımcılardan biri kendi işini kurarken, iki kişi istihdam edildi. Bir diğer katılımcı ise bireysel yaşamında önemli bir dönüşüm gerçekleştirerek aile kurdu. Bu gelişmeler, uygulamanın bireylerin sosyal ve ekonomik hayata entegrasyonuna katkısını açıkça ortaya koyarken, yüksek memnuniyet düzeyi ve gönüllü sağlık ekiplerinin özverili çalışmaları da bu modelin sürdürülebilirliğini destekliyor. 

Pilot aşama, bu tür girişimlerin sürdürülebilirliği için yeterli mali kaynaklara ve yerel altyapının önemine dikkat çekiyor. Çalışmada elde edilen bulgular, gelecekteki aşamalara yön verecek ve afet sonrası iyileşme süreçlerinde ampute olan bireyler için Triple E metodolojisinin daha sağlam ve destekli bir şekilde uygulanmasını mümkün kılacak.

 

UNDP, krizlere dayanıklı toplumlar inşa etmek ve herkes için yaşam kalitesini yükseltecek türden büyümeyi artırarak sürdürmek amacıyla toplumun her kesiminden insanlarla ortaklık kuruyor. Sahada 177 ülke ve bölgede, güçlü bireyler ve güçlü toplumların oluşturulmasına katkı sağlayacak küresel perspektif ve yerel içgörüler sunuyoruz.

 

   Bizimle iletişime geçin:   Twitter | Facebook | LinkedIn | Instagram

   Diğer kaynaklar:             Hakkımızda | UNDP Türkiye’den Haberler | Yayınlar | Tüm Projeler

 


 

AYDER, kurulduğu 2002 yılından itibaren Türkiye’deki engellilere ve bütün dezavantajlı gruplara yönelik “Engellilik” olgusuna alternatif çözümler öneren, yenilikçi ve sürdürülebilir projeler üreterek, “Engelsiz Türkiye”ye doğru giden yolda sürdürülebilir toplumsal dönüşüm çalışmaları yürütmektedir. 

https://www.ayder.org.tr